Bozüyük’te Temel Yeterlilik Sınavı (TYT) ve Yükseköğretim Kurumları Sınavı(YKS)’na girecek öğrencilere zorlu sınavlar öncesinde motivasyon semineri verildi. Seminere konuşmacı olarak katılan Kişisel Eğitim ve Gelişim Uzmanı Eğitimci Yazar Sıtkı Aslanhan konuşmasında sosyal medya aracılığıyla özellikle gençlerin nasıl tuzağa düşürüldüğünü, hayallerinin ve geleceklerinin nasıl çalındığını anlattı. Gençlerin artık bu tuzağa düşmemeleri ve uyanmaları gerektiğini söyledi. “Ya siz de dedeleriniz gibi yeniden tarih yazacaksınız. Ya da İngilizlerin yazdığı Türk tarihini okul sıralarında okumaya devam edeceksiniz. Tercih sizin, karar sizin” ifadelerini kullandı. Kendine has üslubuyla hem güldüren hem de düşündüren yazar Aslanhan’ın sunumu ilgiyle takip edildi.

Bilecik İnsani Yardım Vakfı(İHH), Bilecik Gönüllüleri Derneği, Bozüyük Kent Konseyi ve Bozüyük Belediyesi işbirliği ile düzenlenen seminer Bozüyük Belediyesi Metristepe Kültür Merkezi’nde 2 oturum halinde gerçekleştirildi.

Sıtkı Aslanhan, “Gençleri tuzağa düşürmek için her gün yeni internet uygulamaları geliştiriyorlar. Bilin ki birileri size ücretsiz hizmet sunmaya çalışıyorsa bu hizmetin bedeli sizlersiniz. İnternet kötü değil, sadece bizler yanlış kullanıyoruz. Sosyal medyanın her türlü olanağı sizin hayalleriniz ve geleceğinizi çalıyor bunu hiçbir zaman aklınızdan çıkarmayın. Akıllı telefonlar sizlerin başarınızın önündeki en büyük engeldir. Bu engeli kendi önünüze sizler koyuyorsunuz. Üniversite sınavına çok az bir zaman kaldı. Bugüne kadar yapamadınız. Ama bugün bu salondan çıkarken net bir karar alın ve akıllı telefonunuzu 3 ay boyunca bir kenara koyun. Telefon yanınızdayken ders çalışamaz ve başarılı olamazsınız. Alacağınız bu çok önemli karar inanın geleceğinizi kurtaracak. Taşı sıksa suyunu çıkaracak gençlerimiz bunalım takılıyor ve çıkmaza doğru sürükleniyor. Sosyal medya üzerinden ülkemizin gençleri uyutuluyor ve geleceği çalınıyor. Gençler uyanın artık. Bu yıl üniversite sınavı o kadar zorlaştı ki kitap okumayan gençler üniversite sınavında başarılı olamayacak. Sorularda sizlere 5 doğru verecekler sizlerden en doğrusunu bulmanızı isteyecekler. Matematik sorusu bile paragraf sorusu. ÖSYM Başkanı geçen günlerde ne dedi artık formül falan ezberlemenize de gerek yok soruların cevabı sorunun içinde okuduğunu anlayan sorudan cevabı alacak ve aşağıdaki şıkkı işaretleyecek. Bütün dünya bilir ki bir paragraf ne kadar uzunsa o kadar kolay da benim gencim hayatında hiç kitap okumadığı için paragrafın sonuna gelene kadar başta ne yazdığını unutuyor, dönüyor bir daha okuyor. Kaliteli roman ve kitap okuyan gençler olaylar arasındaki bağlantıları iyi kurdukları için başta matematik olmak üzere sayısal soruları çok daha kolay çözüyorlar.

Ben bütün seminerlerimi bir kişi için yaparım. Şuna yürekten inanıyorum ki şu an bu salonda bulunan bir kardeşimin Allah’ın bana söyleteceği bir cümle ve bir kelimeye ihtiyacı vardı. Bugün sabah erken saatlerde İstanbul’dan çıkıp beni o bir kişinin ayağına getirdi. Şu an burada bulunan bir kardeşim belki umudunu kaybetmişti. Ama bugün bu salondan çıkarken, defterine, ajandasına her şeyden önce yüreğine bugünün tarihini atacak ve bugün benim yeni doğum günüm yazacak. Bugün öyle kararlar alacak, öyle hedefler belirleyecek ki bundan 10 yıl sonra bir yerlerde karşılaştığımızda hocam o gün o kişi bendim diyecek. Buna yürekten inanıyorum.

“Dünya sizi bekliyor”

Gençler uyanmamız lazım. Bilecik, Türkiye ne ki dünya sizi bekliyor. Kosova’sı, Makedonya’sı, Bosna’sı, Gazze’si, Azerbaycan, Türkmenistan, Kırgızistan, Arakan’ı bilin ki sizleri bekliyor. Hedefleriniz ve hayalleriniz dünya çapında olsun. Bugün hepiniz buradan çıkarken bir karar alacaksınız. Bugünden itibaren ya gezmeleri tozmaları, cep telefonlarını, tabletleri bilgisayarları, nefsinizin isteklerini bir kenara bırakıp çalışıp alın teri döküp gözyaşı akıtıp başarı merdivenlerini tırmanacaksınız. Ya da bu merdivenleri çıkanların ayaklarının altına basamak olacak, köle gibi kullanılacaksınız. Ya sizde dedeleriniz gibi tozu dumanı birbirine katacaksınız. Ya da bu coğrafyada elin oğlunun Amerikalının tozunu dumanını yutmaya devam edeceksiniz. Ya siz dedeleriniz gibi yeniden tarih yazacaksınız. Ya da İngilizlerin yazdığı Türk tarihini okul sıralarında okumaya devam edeceksiniz. Tercih sizin, karar sizin” dedi.