KURBAN İBADETİ
Kurban: Aslı Arapça olan bu kelime yakınlaşmak, Allah’a yakınlık sağlamaya vesile olan şey anlamındadır. Dinî bir terim olarak, ibadet maksadıyla belirli...
Kurban: Aslı Arapça olan bu kelime yakınlaşmak, Allah’a yakınlık sağlamaya vesile olan şey anlamındadır. Dinî bir terim olarak, ibadet maksadıyla belirli bir vakitte belirli şartları taşıyan hayvanı usulünce boğazlamak, ya da bu şekilde boğazlanan hayvan demektir. Arapça’da buna udhiyye denir. Kur’an’da Cenab-ı Hak; Hz. İbrahim’den naklen şunları izah buyurur: “... Rabbim! Bana iyilerden olacak bir çocuk ver” diye yalvardı. Biz de ona yumuşak huylu bir oğlan müjdeledik. Çocuk kendisinin yanısıra yürümeye başlayınca: “Ey oğulcuğum! Doğrusu ben, uykudayken seni boğazladığımı görüyorum. Bir düşün ne dersin? dedi. “Ey babacığım! ne ile emrolundunsa yap. Allah dilerse sabredenlerden olduğumu göreceksin” dedi.
Böylece ikisi de Allah’a teslimiyet gösterip, babası oğlunu alnı üzerine yere yatırınca Biz: “Ey İbrahim! Rüyanı gerçek yaptın. İşte Biz iyi davrananları böylece mükafatlandırırız.” diye seslendik. Doğrusu bu, apaçık bir deneme, imtihan idi. Ona fidye olarak büyük bir kurbanlık verdik. Sonra gelenler için ‘İbrahim’e selam olsun’ diye ona iyi bir ün bıraktık. İşte iyileri böylece mükafatlandırırız. Doğrusu o, inanmış kullarımızdandır.”( Saffât, 100–111)
Bu ayetlerden de anlaşılacağı üzere kurban ibadeti Hz. İbrahim (a.s.)’dan itibaren ilahî dinlerde yer alan bir vecibedir. Rüyasını doğrulamak Allah tarafından kendisine hatırlatılır. O, bu konuda hafif bir gerileme bile göstermeden, biricik oğlu İsmail’i kurban etmeye hazırlamak ister, fakat İsmail’in haberi pek yoktur. Sonunda babası durumu ona anlatınca, İsmail de böyle bir kudsî emre bağlılık ve yerine getirmekle samimiyet derecelerini sonuna kadar gösterirler. Allah (c.c.) de, İsmail’e bedel bir koç gönderir ve İbrahim (a.s.) onu kurban eder. Hz. İbrahim’in yolundan yürüyen bütün Hanif dinlerinde bu husus devam etmiştir. Dinimiz’de de hali vakti yerinde olanlar için bir vecibedir ve bundan sorumludur.
Kurban malî ibadetlerimizden biridir. Yüce Allah'ın bizlere lütfetmiş olduğu mal nimetine karşı bir şükran borcumuzdur.
Kurban kesmek insanı malî fedakarlığa alıştırır, cimrilikten kurtarır, insanda cömertlik duygusunu geliştirir. Kurban kelimesinde zaten fedakârlık anlamı vardır. Dilimizde, “Canım Hak yolunda, vatan uğrunda feda olsun” derken bunu kastediyoruz.
Bilindiği gibi yüce dinimiz sosyal yardımlaşma ve dayanışmaya büyük önem vermektedir. Kurban kesmek bunun bir başka tezahürüdür. Toplumda herkes zengin değildir. İstediğini yiyebilen, istediğini giyebilen, istediği an istediği yere gidebilen zenginlerin yanında, sene boyunca et yüzü göremeyen fakirler, kimsesizler, yetimler ve dullar da vardır. Bu fakirler içerisinde öyleleri vardır ki, yarı aç yarı tok gezdikleri halde hallerini kimseye arzetmezler, kimseye yüz suyu dökmezler, kimseden bir şey istemezler. İşte kurban bayramı Allah'ın bir lütfudur, bir ziyafetidir. Bu ziyafetle yoksullar gözetilmiş, gönülleri alınmış olur. Bu güzel manzara karşısında kurban kesip etini dağıtan zengin de mutlu olur, kendisine et verilen fakirler de. Böylece topluca mutluluk yakalanmış ve yaşanmış olur. Zaten yüce dinimizin gayesi de budur.
Diğer ibadetlerimizde olduğu gibi kurban kesmede de ihlas ve samimiyet esastır. Amellerimize, yaptığımız güzel işlerimize değer kazandıran niyetlerimizdir. Yüce Allah ibadetlerimizin karşılığını herkesin niyetine göre verir. Onun için riyadan, gösterişten uzak olmalıyız; kurbanlarımızı, hayvanın kanını akıtmaktan öte sırf Allah'ın rızasını kazanmak için kesmeliyiz. Kurban Allah için kesilir, gösteriş için kesilmediği gibi, et yemek için de kesilmez. Ayet-i kerimede; “Ne etleri, ne de kanları Allah’a ulaşır. Fakat sizin takvanız O'na ulaşır.”(Hac, 37) buyrulmuştur. Kestiğimiz kurban ile Allah Teala’ya ihlasımızı arzettiğimizi unutmamalıyız.
Müslüman kurban kesmek suretiyle hem Yüce Allah’ın emrini yerine getirdiği için sevap kazanmış olur, hem de bayram günlerinde fakirleri sevindirmiş olur. Zaten dinimizin bizlere göstermiş olduğu hedef de hem Allah’ın rızasını kazanmak, hem de insanlara yararlı olmaktır. Kurban kesmede bu iki husus da tahakkuk etmektedir.
Diyanet İşleri Başkanlığımız Türkiye Diyanet Vakfı ile ortaklaşa her yıl olduğu gibi bu yıl da vatandaşlarımıza kurban ibadetlerini vekalet yoluyla yerine getirmeleri konusunda yardımcı oluyor. Bu yıl da kurbanlarını vekaletle kesmek isteyen vatandaşlarımız Bozüyük Müftülüğümüze yada herhangi bir müftülüğe başvurarak veya internet yoluyla müraccat ederek gerekli bilgileri alabilirler. Diğer taraftan Türkiye Diyanet Vakfımızın aşağıdaki internet adresinden gerekli bilgileri alabilirler.
Ayrıca Bozüyük İlçemizde Kasımpaşa Camii önünde Müftülüğümüze ait vekalet yoluyla Kurban standına da başvurabilirler.
HABERE YORUM KAT
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.